11 Ağustos 2011 Perşembe

Havadan Sudan

Yahu kardeşim bu ne biçim bir mevsim, bu ne biçim hava şartlarıdır. Daha dün ortalık gevur amı gibi yanıyorken, şimdi soğuktan götümüz donuyor amına koyim. Ağustos ayının ortasında yağmur yağar mı lan demiyorum. Yağsın. Yağsın da bu kadar da soğuk olmasın be hava. Tüm gün evde mum gibi erirken sıcaktan, tam da yola çıkayım, seyahat edeyim, eğleneyim dediğim vakitte havaların bozması adamın moralini sikiyor be abicim.

Ama boyun eğmiyoruz! İsyankarız! Havanın soğuduğunu reddediyorum! Giyinmeyeceğim. Kapri-tişört ve çıplak ayak gezmeye devam amına koyim. Hasta oldum galiba ya. Olsun, devam.

Şimdi flash belleğime birkaç film atayım. Metro Turizm'in televizyonlu koltukları olan otobüslerinden birisine denk gelirsem eğer, çılgın film izlerim bu 3 saatlik yolculukta. Sonra da size anlatırım belki. Çok heveslenmeyin ama, belki.

Bir de uzun zamandır evde bulunan kitabım "Aldatma Sanatı" ile yarım bıraktığımız ilişkimize devam etme kararı aldık dün gece. Artık kitap da okuyorum lan! Belki otobüste film izlemem de kitap okurum. Kimi inandıracaksam buna. Ben bile yemedim.

Neyse ben Bolu'dayken kendinize iyi bakın anacım. Bu önümüzdeki 3 gün için son yazım kanımca. Hadi gömdüm.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder